beyaz kuğu
  Bir Amerikalı Dünyaya Bedel!
 

Bir Amerikalı Dünyaya Bedel!

 

Amerikanvari bir "dünyayı sen mi kurtaracaksın?" hikayesi: Armageddon

 

 

DenİZ İlhan

 

Yine yaptılar. Dünyanın jandarması Amerika, bizi yine bir göktaşının gazabından, vatan­daşını feda ederek kurtardı. "Yine" diyoruz çünkü Armageddon filminden bir kaç ay ön­ce de Derin Darbe adlı filmde Amerika her zamanki   "görevini"  yapmış,   dünyayı   bir göktaşı yüzünden yok olmaktan kurtarmıştı. Hollyvvood'un son "dünyayı kurtarma" hika­yesi Armageddon -ki İncil'de Kıyamet Günü için kullanılıyor- yal­nız görsel efektte de­ğil, Amerikan propa­gandası   konusunda da izleyiciye çok şey veriyor!

Mevzu klasik: Dünyaya yaklaşmak­ta olan Teksas eyale­ti büyüklüğündeki bir göktaşı -tabii ki-Amerikalılar tarafın­dan keşfedilir ve göktaşını yok etmek için petrolcülerden oluşan bir "amatör astronot" ekibi kuru­lur. Adamlar iki uzay aracına doluşup, sa­atte bilmem kaç ki­lometre hızla dünya­ya yaklaşan göktaşı­na inerler, demirden daha sert bir madeni delerek içine nükleer bomba koyarlar ve göktaşını  patlatırlar.

"Bir senaryo ancak bu kadar zorlanır" diyorsanız acele etmeyin, film çarpıcı örneklerle dolu... Bombayı yerleştirmek için göktaşına giden uzay araçlarından biri inmeye çalışır- şer ve diğer araç görevi tek başına

Film sırt Bruce Willis'in -yanı bir Amerikalının -dünyayı kurtarmak için kendini ieda edişini göstermek için yapılmış

gibidir. Aslında bütün ekip orada kalıp, bombayla beraber patlamak için can atmaktadır, ancak bu şans(!) yalnızca içlerinden birine gülecektir. Herkes siz gidin arkadaşlar, ben kalırım,dünyaya canım feda" diye çırpımr, kimse de boş ver ya, dünyayı sen mi kurtaracaksın?" demez. gerçekleştirmeye çalışır. Oysa hem yürekle­rinde arkadaşlarını kaybetmenin acısıyla göktaşını delmeye çalışan diğer grup, hem de seyirci yanılmıştır. Düşen uzay aracında filmin başrol oyuncularından biri olan Benn Affleck vadır ve bu da onun ve birkaç arka­daşının hayatta kalması için yeterlidir. Zarar gören aracı çalıştıran Affleck bir yerlerde göktaşını delmeye çalışan Bruce VVillis'i bu­lur. İşte "Amerikan mucizesi" dedikleri şey tam da budur; herkesin umudunu kestiği bir anda başka bir Amerikalı gelerek herşeyi yo­luna koyar (Bakınız: Süpermen). Armaged-don'da da aynı şey olur, epey fire veren ekip, göktaşını bir boncuk gibi deldikten sonra, içine nükleer bombayı yerleştirir. An­cak bir sorun vardır, bombanın uzaktan ku­manda sistemi bozulduğu için, içlerinden birinin orada kalıp bombayı ateşlemesi gere­kir. Zaten buraya kadar anlatılanlar "hika­yedir, film sırf Bruce VVİllis'in -yani bir Ame­rikalının- dünyayı kurtarmak için kendini fe­da edişini göstermek için yapılmış gibidir. Aslında bütün ekip orada kalıp, bombayla beraber patlamak için can atmaktadır, an­cak bu şans (!) yalnızca içlerinden birine gü­lecektir. Herkes "siz gidin arkadaşlar, ben ka­lırım, dünyaya canım feda" diye çırpınır, kimse de "boşver ya, dünyayı sen mi kurta­racaksın?" demez. Söylemekten usandım ama onlar Amerikalıdır ve demokratik bir şe­kilde kura çekerek kahraman adayını tespit ederler. Şans Benn Affleck'e gülmüştür ama ekibin lideri Bruce VVillis müstakbel damadı­nın göktaşlarında binlerce parçaya ayrılma­sına razı olmaz ve bir punduna getirip, gök­taşını patlatmak için kendini dışarı atar ve kı­zıyla göz yaşartıcı bir veda konuşması yapar. Bu sahne, filmin Cannes Film Festivali'nin gösteriminde izleyicilerin gülmekten yerlere yattığı   sahnedir.  

Film   boyunca   "Yaşasın  Amerika, iyi ki varsın Amerika, sen olmasan halimiz nice olurdu Amerika" mesajlarına boğulan festival izleyicisi sonunda dayanamaz, filmin en dramatik sahnesinde makaraları koyverir. Seyircilerin gülme­sine bozulan Bruce VVİllis sahneye çıkar ve "Dünya­nın sonunu bu kadar eğlenceli bulmanıza sevin­dim" der. Oysa seyircinin komik bulduğu, dünya­nın sonundan çok başka bir şeydir. Filmin neredey­se her üç karesinden birinde görünen Amerikan bayrağı, astronotların giysilerindeki "bütün insanlık adına" palavrası yazılı çıkartmalar, "Amerika senin­le gurur duyuyor" mesajları, dünyanın çeşitli yerle­rinde -Türkiye de dahil- meydanlarda toplanmış, Amerika için dua eden kalabalık görüntüleri seyirci­nin biraz sinirini bozmuştur.

Haksızlık etmeyelim, Armageddon'da gerçekten

izleyici gülsün diye tasarlanmış sahneler de var. Uzaya gitmeden önce son istekleri sorulan ekibin üyelerinden biri, Pentagon'a Kennedy'i kimin öl­dürdüğünü bilmek istediğini söyler ancak her istek­lerine "okey" denilen ekip bu sefer yanıt alamaz. Bu komik sahnede yine bir Amerikan numarası var­dır, Kennedy suikastının aydınlatılmamış olması Amerika'nın kusurudur belki ancak bununla yine Amerika dalgasını geçebilir.

Amerika'nın dünyayı kurtarma hikayelerini an­lattığı filmler Armageddon'la sona ereceğe benze­miyor. Amerikalılarda bu şovenizm, bu narsistlik ol­dukça dünyaya daha çok göktaşı çarpmaya kalkar. Belki biraz acımasız olacak ama neden dünyayı Amerika'dan kurtaracak birilerinin filmi yapılmıyor? Bir değişiklik olurdu. ■

 

■ Sözleşme Sayı 12 Ekim 98  ■

 
 
  Bugün 567 ziyaretçi (873 klik) buradaydı

beyaz kuğu Selam Dünya !.. Selam Türkiye !.. Sitemize Hoş Geldiniz !.. ( beyaz kuğu ) bir aile sitesidir !.. Lütfen bizi takip ve dostlarınıza tavsiye ediniz !. Bu çorbada tuzu olsun isteyenlerin, tenkit ve tavsiyeleri için ( mim.sait@hotmail.com )veya ( alt1946@windowslive.com ) adreslerine mail göndermelerini bekliyoruz !.. Sitemizde "bir hoş sada" menüsü altında yer alan "beyaz kuğu", "teferruat", "derviş hüseyine mektuplar" ve "hem nalına hem mıhına" bölümleri orjinal olup, bunların hiç bir hakkı mahfuz değildir, kaynak gösterilerek veya gösterilmeksizin kullanılabilir. Diğer dökümanlar ise; çeşitli sitelerden alınmış, bazılarında değişiklik yapılmıştır.İlgililerin talebi halinde derhal kaldırılacaktır!..Bilgilerinize sunulur !.. *** beyaz kuğu***Ailenizin Sitesi***











* * * * *


 
 

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol