Davos’ta tokat Türkiye’de şok
Nusret Çiçek - Vakit
2009-02-02
|
|
Davos zirvesinde zırvalamak isteyen Peres’e Türkiye’nin genç başbakanı haddini bildirdi... Dokunana o da dokundu, itekleyeni o da itekledi...
Aslında Davos’ta tarih yazıldı.
"Sayın Peres, benden yaşlısın ama sesin çok yüksek çıkıyor. Bu, suçluluk psikolojisidir. Öldürmeye gelince, bunu siz çok iyi bilirsiniz."
İşte bu karşılık...
Iraklı gazetecinin ayağından çıkarıp eli kanlı Bush’a fırlattığı ayakkabının aynısı. Davos’ta şakladı, dünyada yankı buldu...
Bunun bir başka anlamı da: “Peres, kendine dikkat et, Anadolu’da Selahaddin-i Eyyubiler var...”
İsrail bunu anladı da bizimkiler anlayamadı.
Şu içimizdeki İsrailciler...
Başbakan zirveyi terk etti diye az kalsın ödleri kopacaktı.
Milliyet Gazetesi:
“Davos’ta şok”
Ne şoku ulan? Osmanlı tokadı...
Hem de beş yıldızlı...
İsrail efendileri ya küserse!
Velinimetleri İsrail olan içimizdeki hainler...
Ne imiş?
İsrail, Türkiye ile arayı açarsa bu hainlerin işleri bozulacak. Reklam parası, “uşaklık” giderlerinden faydalanamayacaklar...
Çünkü İsrail’in, bu bölgede uyuşturucusundan tutun da silah kaçakçılığına kadar, örgütlerinden tertiplerine kadar her şeyin altında parmağı var...
Ortadoğu, ABD ile İsrail’e pazar. Petrol onların ganimeti...
Uşaklara ara servisler, acentalar, bankalar efendilerinden...
Çocuk mamasından köpek mamasına kadar her şey İsrail’den geliyor...
Öylesi devasa bir pazarı İsrail kolayına kaybetmek istemediğinden Peres gecikmeden özrü yapıştırdı:
“Ben ettim, sen etme.”
Peres belki de ABD merkezlerinden anında uyarıldı.
“Aman Peres ne yapıyorsun, Türkiye küserse halimiz harap...”
Türkiye yıllardır bu ihanet yumağında oyalanırken Başbakan bu sürece son noktayı koydu. Böyle geldi, böyle gitmeyecek...
Peres’e açıkça “Yalan söylüyor” dedi.
Söyler, adam ikiyüzlü, “ateşi kestim” der, arkasından bombaları Filistin halkının üzerine yağdırır. Anlaşma, uzlaşma dinlemez...
Şimdi bu aşamada kozlar açıldı.
Türkiye’nin başbakanı öylesine bir çığır açmış oldu ki, bundan sonra zalimlere karşı susmak yok artık. Verilen mesajlar yerine oturdu...
Anlaşıldı ki, bu adamların yüzlerine tükürseniz de ertesi gün gelir özür dilerler.
Dilemek zorundalar.
İsrail’in dini imanı para...
Ne var ki içimizdeki İsrailciler öyle demiyor...
Aman Yahudiler küsmesin, İsrail efendileri darılmasın...
Ya Gazze’de olanlar?..
İnsanlık tarihi öylesi bir katliama, öylesi bir vahşete tanık olmuş mudur?..
İsrail bu, isterse Türkiye’nin başbakanını Ramallah sınır kapısında saatlerce bekletir... ABD isterse, Türkiye’nin Başbakanı Ecevit’ı karşılamaz.
İstediklerinde subaylarımızın kafalarına utanç çuvallarını geçirirler.
Ama Erbakan Hoca, Kaddafi’ye bağırmadı diye, ortalık yandı...
E şimdi Erdoğan, Peres’ın tehditlerine karşı sükut etseydi, aynı borazanlar dilli düdük kesileceklerdi...
“Başbakan alttan almakla, Davos’ta Türkiye’nin itibarını zedeledi...”
Üstten alınca da bu sefer tersinden konuşuyorlar.
Ne yapsaydı Başbakan?
Arap kralları gibi dilini mi yutsaydı? Gerçekler karşısında susan bir zalim mı olsaydı? ‘Aman tahtım’ mı deseydi?
Kim ne derse desin, Sayın Başbakan mazlumdan yana tavır koyarak sadece Türk milletinin değil, tüm İslâm aleminin itibarını korudu.
Çıta yükseldi...
Ve bu bir tarihi olaydır, göreceksiniz ki yıllarca konuşulacak, unutulmayacak...
(*) Emekli Hakim
|