muhteşem süleyman zamanında
ne viyanaya sefer yapanlar
istiklal savaşında
ne çocuğunun kundağını mermiye örten ana
ne de çanakkalede düşman güllesine
göğsünü siper yapanlar
laikçilerin standartlarına göre
adam olmanın neden laiklikten geçtiğini
her biri öğrenemeden göçüp gittiler
adamdan sayılmadıklarından habersiz
yazık ki çok yazık
* * * * * * *
onlar cumhuriyetin tek parti diktasının faziletini
icazetli deli dumrulların kuru dereler üstüne yaptıkları
çifte tarifeli köprüleri göremeden
hain padişah vahdettinin
ingiliz gemisiyle niye kaçtığını
öğrenemeden öldüler cahil cahil
tarih dışı kaldılar
“din” diyerek “namus” diyerek
haykırarak “vatan millet bayrak”
yemenden galiçyaya kafkasyadan fizana
yedi düvelle savaşarak
cahil cahil öldüler
* * * * * * *
yine sonraları sütçü imam üniversitesinde
fransız devşirmelerinin kızlarının başını
"hangi cesaretle ve nasıl açtığını" soramadan
batılı ve de medeni olmanın
şehirlerdeki tezahüründen olarak
ingilizce fransızca italyanca
işyeri levhalarının sallandığı caddeleri
görkemli noel gecelerinde göremeden öldüler
cahil cahil
* * * * * * *
denize dökülen yunanlının
süklüm püklüm boynu bükük anadoluyu terk eden
ingiliz fransız ve italyanın “kadim dostlarımız” olduğunu
“niye gelip niye gittiklerini” çözemeden öldüler
hiç anlatan olmadı onlara
bütün dillerin türkçeden türediğini
eşsiz “mu uygarlığı”nı
“anavatanımız atlantis”in tarihini okumadan
“güneş teorisi”ni
“onuncu yıl marşı”nı ve “andımız”ı ezberlemeden
alfabenin son sayfasındaki
“karga hikayesi”nin hikmetinden nasipsiz
ekmeğin karneyle satıldığı günlerde
-baba bana bal al-
-al atay bu bal-diyen ataya ve babaya
kendi çocukları dağda davar güderken
top oynayan aliye ip atalayan sunaya
bir teşekkür yazamadan öldüler
en acısı kimse onların baş çevrelerini ölçmedi
en hakiki türk olup olmadıkları
ayan beyan ortaya çıkmadığından
mutlu olup olmadıklarını bile bilemeden
cahil cahil öldüler
* * * * * * *
şapka risalesi müellifi atıf hoca dar ağacında
istiklal şairi akif mısırda öldüyse -küskün
cahilliklerinden elbette
"at binenin kılıç kuşananın"
gerçeğinin hükümran olduğu bu memlekette
"vurgun vuranın
basanındır baskın"
"yalakanın yağdanlığı boş kalmaz"
gibisinden sözde kısa ama
gel gör ki neler yüklü hikmette
ve daha bir çok şeyi
-bu kadar cehaleti akıl almaz-
her bir on yılda darbe yapmanın
kendisini korumak için bu cahil milletten
farz-ı ayn olduğunu cumhursuz cumhuriyette
öğrenemeden öldüler cahil cahil
* * * * * * *
-kalem kılıçtan keskin- diyorsa biri
cahilliğinden
yüreği solucan olana
arının gayreti işgüzarlık gelir
* * * * * * *
rivayettir -marx diyesiymiş ki
"bal burjuvanın işçi arı kardeşlerden
gasbettiği artı değer
acımasız kapitalizmde sömürülen karşılıksız emek"
eskiler derler ki -dünya hali
"eşkiyanın belindeki zor
kumarbazın elindeki zarı bozar"
"arının yaptığı balı hile ile sahiplenen kumarbazdan
söker alır eşkiya"
"bu dünya bir garip pazar"
marxın aklının basmadığı
–dört kitabın hiç birinde olmasa da yeri-
derler ki "beşer bu şaşar
kabille habilden beri
arıya bal yapmak
eşkiyaya bal kovası
kumarbaza parmak yalamak düşer"
* * * * * * *
benim üzüldüğüm hepsi bir yana
bugünkü “marksistlerin sosyalizm davası”
marxın aklının basmadığı bir dava
bir deve kuşu
-kuş desem değil uçmaz
yüke gelmez deve desem
düpedüz marxsa iftira
beri taraftan
aklımda takılır kalır -söylemesem
dünün devlet kuran partisi
ne hikmetse
kurulduğu günden beri
halkla kavgalı halkçı
cumhurla kavgalı cumhuriyetçi
milletle kavgalı milliyetçi
dinle kavgalı laik
kırklı yıllara demirli devrimci
oldukça tuhaf geliyor bana
bir kadim muhalefet partisi
-darası dahil
anlayan varsa anlatsın şunu sevabına
cahapenin hali nolacak
cahil kalıp cahil ölmeyelim
cahil cahil
* * * * * * *
benim aklımın basmadığı ve yandığım
yazık oldu marxa yazık oldu adama
bana da yazık oluyor
biliyorum arkamızdan acıyanlar olacak
-mahmut sait oldum olası cahapeyi
marx bugünkü sosyalizmi sökemeden öldüler
cahil cahil
cahilliklerinden- diye
-yok yere hiç yoktan-
ve yüzyıl sonra marx da sosyalizm de anlaşılacak
mahmut sait unutulacak çoktan
benim korktuğum- ancak
-yine birileri soracak
"yahu üstat ister cahilliğime ver -ister merakıma
bu cahapenin hali nolacak"
* * * * * * *
-kalem kılıçtan keskin-
diyorlarsa birileri
cahilliğinden
yüreği solucan olana
arının gayreti işgüzarlık gelir
bugün küresel kasırganın
insana ait ne varsa
yakıp yıktığı
silip süpürdüğü bu modern çağda
helal ekmek için cebelleşmenin
katık için yapılan kavganın
sorgulandığı -ya da
eblehlik sayıldığı bu günlerde
şarttır baştan bağlamak işi
işini bilir akıllı insan
"bir gram bal için
yüzlerce kilometre yol yapmak
tutarsız akıl dışı"
solucanlaşmışsa akıl
bok içinde bağırsakta yaşamayı
hayatın tek gerçeği bilir
ve arının gayreti ona
bir garip işgüzarlık gelir
* * * * * * *