derviş hüseyin

 

   
derviş hüseyin
"bu paha biçilmez yükler taşınmaz 
semersiz eğersiz
bu deli katırlar sırtında  
tamam yiğitsin ve canın değersiz
 ama 
artık in bu deli fişek muratlar üstünden
sakın unutma
bir garip fincancısın sen"
demedin bana


	
derviş hüseyin		
"hayat baştan sona bir at yarışı
iman bir büyülü yular 
aman ha sıkı yapış 
itaat yularını koparmış deli katırlara gem
nerde kalmış
başı boş kaldığında insan
ya ileri gider ya kalır geri
unutma ha
insan bu hatadan olmaz beri
düz yolda yürürken tıpış tıpış
bakarsın ayağı ayağına takılır 
-bir garip kaza gelir başa
zemine ve ayağa bakılır
 neyin nesi bu yıkılış
her akıl almaz"
demedin bana



derviş hüseyin
"her aklina gelene etme itibar
kömürcü kantarıyla mücevher tartılmaz
aklın çözemediği ne düğümler var
bu nasıl ağaç 
bu ne meraklı havva 
bu ne saf adem
	her adım başında şeytan alayı
	hay huylar içinde düğüne gider
	ürkmüş katırım dağılmış yüküm
	hıçkırık tutulmuş düğüme gider
gibisinden boyun büktüğünde yarın
demedi deme
ben bir selam getirdim 
o ademden bu ademe"
demedin bana



derviş hüseyin
"o ademden bu ademe
değişen pek fazla şey yok
hiç birisi gerçekleşmedi iblis kaynaklı sevdaların 
unutma-biz ademi azimsiz bulduk 
-adem  bir unutkan kul
-adem bu cahil
- adem bu aceleci 
-adem bu yoklukla malul
ve -küllü men aleyha faan-
bil ki kılavuzun iblis kılavuzun karga
samed ve ebed olmayı düşlediğin zaman"
demedin bana



derviş hüseyin
"gecenin sabaha en yakın saatinde		
iblisin  askerleri yorgun
kumarbazlar zinakarlar sarhoşlar birer leş
yetim hakkı ve faiz yiyenler 
 her biri en önde
doyumsuzluk yüreklerini kavuran ateş 
iblisten takdir beklerler 
-oysa her iblis gibi bu iblis de 
önce kendini düşünür -sonra da
ve her iblis hep doyumsuz  
ve her iblis hep isyankar
iblis huyu
ademin yaratılışından
cehennem kapısına kadar
isyanın gayya kuyularına kuyulu 
en sadık askerleri 
kıyamete dek uyanmayacaklar
hatırlamazlarsa ademi"
demedin bana



kırk yıl önce delilik zamanımda
işte bunları söylemediğin için
bugün kırgınım sana



 de ki derviş hüseyin
"yaşın geçmiş altmışı 
bundan sonra yapılan tövbe de
sonbahar sonu toprağa atılan tohum
bilirsin
tan vaktinde baş koyduğun secdede
karabasanlar altında sıkılan ruhun
huzuru yakalarsa eğer -bir umut -
Rabbim bir nasuh tövbesi nasip eder 
bakarsın dirilirsin"


		
tan vaktidir
şimdi de ki derviş hüseyin 
"tam vaktidir
bu vakit tövbe kapılarının açılma vakti
bir bilal ezan okuyor
uyandıralım uyuyanları n'olursun
Allahüekberi soluyan
soluklanan sabahla beraber
bir nefes de bizden olsun
arzusunda kararlıysak eğer
huzur arayanın aklında bulunsun
kalpler ancak "Rabbim Allah" demekle 
Allahı anmakla huzura erer"  
<

   *******   
 
26.06.2000 02:19:05
  
  
demedin bana