|
|
|
istihbaratcilarin Yeni Calisma Alani :Kur'an |
|
|
İstihbaratçların Yeni Çalışma Alanı: Kur'an
Son günlerde Amerika'dan "Feminist Kuran meali yazıldı, İslamsız Kuran meali yayınlandı" gibi haberleri yoğun olarak almaya başladık. Son gelen haber ise istihbarat servislerinin harıl harıl "Kuran tefsiri" yazmakta olduğu. Peki bu haberler ne anlama geliyor?
Bir süredir Amerika başta olmak üzere Batı'dan yeni Kuran meal ve tefsirlerin yazıldığı haberleri geliyor. Bu tefsirler ve mealler oldukça tepki çekecek tarzda kaleme alınıyor. Kimi tefsirlerde Feminist ideolojiyi desteklemek adına Kuran olduğundan farklı aksettiriliyor. İran asıllı ABD'li yazar Lale Bahtiyar'in mealinde, 'İslam', 'din', ' Müslüman' kelimeleri geçmiyor.
20 ülkenin istihbaratı toplandı
Dünya Bülteni'nin ortaya çıkardığı diğer bir gelişme ise 20 ülkenin istihbarat biriminin ABD’nin florida eyaletinde 4-7 Mart tarihleri arasında düzenledikleri ‘Seküler İslam Zirvesi’nde modern bir tefsir yazmak için bir araya geldiği... Amerika’da düzenlenen toplantıya 20 ülkenin istihbarat uzmanları iştirak etti. Zirve, ABD’nin Florida eyaletinin St. Petersburg kentinde 4–7 Mart tarihleri arasında gerçekleşti. Toplantı iki bölüm halinde düzenlendi: Biri 4–5 Mart tarihleri arasında entelektüeller arasında yapılan bir toplandı idi. Diğeri ise yine aynı yerde 5–7 Mart tarihleri arasında 20 ülkenin istihbaratı arasında yapılan toplantıydı. Her iki toplantı da “Secular Islam Summit / Seküler İslam Zirvesi” adı altında gerçekleşti. Araştırma merkezleri, araştırmacılar ve uzmanlar bu toplantıya çalışmaları ve araştırmaları ile büyük destek vermek için canhıraş uğraştılar.
Neyi hedefiyorlar?
Peki Kuran üzerinde yapılan bu tahrif çalışmaları neyi hedefliyor? İyibilgi'ye konuşan gazeteci yazar Turan Kışlakçı şunları söylüyor: "Bu plan içinde bir plan aslında. Önce İslamiyet'i radikal bir terör ideolojisi olarak sunan Amerika ve yandaşları, şimdi de kendilerince bu terörü önlemek için Kuran'ı değiştirmeye kalkıyor. Hedefleri İslam dünyası içinde yeni bir kültürel savaş başlatmak.
BOP'un kutsal kitabı
Daha önce yaptıkları işgaller, piyasaya sürdükleri yarısı ayetlerden yarısı kendi propagandalarından müteşekkil "Gerçek Furkan" uydurmacası hiç bir şekilde İslam dünyasınca benimsenmedi. Yeni bir taktikle Büyük Ortadoğu Projesi'ne kutsal kitap hazırlıyorlar. Ilımlı İslam'ın ılımlı Kuran'ı olsun istiyorlar. Bazı yayınevleri ve gazeteler -ki bunların başında 'El Hayat' gazetesi geliyor- bu propaganda için kullanılıyor. Tabi paravan din adamları da var bu projenin içinde. "
Bu din adamlarının kimler olduğu konusunda iyibilgi'ye bilgi veren Kışlakçı şunları beyan ediyor: "İslam dünyasından bu çalışmalara destek veren isimler Batı tarafından özellikle seçilmiş gibi görünüyor. Çünkü bu isimler İsrail’in Filistin’e işgaline sessiz kalan, destek olan ve kendi kültürleri ile savaş içine girmiş kişiler." Peki, Kuran gerçekten tahrif edilebilir mi? Kur'an'da Allah'ın Kur'an'ı koruma altına aldığı ve kıyamete kadar koruyacağı yazılı. Şu ana kadar Kur'an üzerinde gerçekleştirilen tüm değiştirme çalışmaları başarısız oldu.
İşte paravan din adamları
İstihbarat ekiplerinin Kuran toplantılarına katılan isimler ise Ayaan Hirsi Ali, Magdi Allam, Mithal Al-Alusi, Shaker Al-Nabulsi, Nonie Darwish, Afshin Ellian, Tawfik Hamid, Shahriar Kabir, Hasan Mahmud, Wafa Sultan, Amir Taheri, Ibn Warraq, Manda Zand Ervin, Banafsheh Zand-Bonazzi. Zirveye iştirak eden kişilerin ülkeleri ise şunlar: Mısır, Suudi Arabistan, İran, Irak, Ürdün, Pakistan, Bangladeş.
Kaynak:
www.iyibilgi.com
http://www.hukuki.net/archive/index.php?t-20501.html&s=887d29b3b6aed9ced2293cde417bc2c8
09.04.2007 Dünya Bülteni
ABD'NİN YENİ ILIMLI İSLAM RAPORU
ABD merkezli Rand Corporatinon’ın hazırladığı 217 sayfalık "Building Moderate Muslim Networks" (Ilımlı Müslüman Ağı Oluşturmak) başlıklı analitik rapor dünyanın gündeminde
ABD"nin etkin think-tank kuruluşu Rand Corporatinon"ın Mart ayı sonunda yayımladığı yeni rapor, İslam dünyasında tartışmaların odağı oldu. 217 sayfalık "Building Moderate Muslim Networks" (Ilımlı Müslüman Ağı Oluşturmak) başlıklı analitik raporda, ABD yönetimine bu konuda atılabilecek adımlara ilişkin tavsiyelerde bulunuluyor. Angela Rabasa tarafından hazırlanan rapor, yine aynı kuruluşun 2004 yılında ABD Başkanı Bush"un Ortadoğu uzmanı Zalmay Halilzad"ın eşi Cherly Benard tarafından hazırlanan “Sivil Demokratik İslam” raporunun genişletilmiş haline benziyor.
Ilımlı İslam"a giden yolların genişçe anlatıldığı raporda, ABD'nin radikal İslamın etkilerini yok etmek için İslam dünyasının bazı (Ceşitli ülkelerden birçok isim sayılıyor) isimleriyle ve kuruluşlarıyla işbirliği yapması gerektiği ve de bu isimlerin, kuruluşların özellikle maddi olarak desteklenmesi gerektiği vurgulanıyor.
Ilımlı Müslüman Ağı'nın oluşturulması için işbirliği yapılacak bu kişiler de raporda şu başlıklar altında kategorize ediliyor:
1) Liberal ve laik müslüman bilim adamları ve aydınları.
2) Genç ılımlı müslüman akademisyenler.
3) Toplumsal önderler.
4) Kadın hareketi öncüleri.
5) Ilımlı gazeteciler ve yazarlar.
Raporda daha sonra, işbirliği yapılacak isimler arasında bir ağın oluşturulması için atılacak adımlar tek tek sıralanıyor.
- İşbirliği yapılacak isimler, gruplar, kuruluşlar, Sivil Toplum Örgütleri ile demokrasi ve çoğulculuk anlayışının güçlendirilmesine yönelik eğitim faaliyetleri.
- Medyanın bu faaliyetlerin duyurulmasında etkin olarak kullanımı...
- Kadın erkek eşitliğinin sürekli gündemde tutulması...
- İslamcıların olduğu kadar ılımlıların da bir politik ajandaya sahip olmalarının sağlanması...
Bu adımlarla birlikte rapor, İslam dünyasında işbirliği yapılacak kişi ve kuruluşlar arasında vakit geçirilmeden bir bilgi ve iletişim ağının oluşturulmasını öneriyor.
... Ve de işin ilginci, raporda bu tür faaliyetlerin İslam ülkelerinde değil, Avrupa'daki müslümanlar arasında başlatılarak buradan diğer ülkelere yayılması gerektiği özellikle altı çizilerek vurgulanıyor.
Yeni Soğuk Savaş taktiği
ABD merkezli Rand Corporation'ın raporu şu cümlelerle başlıyor: "Soğuk Savaş döneminde Sovyet yayılmacılığıyla mücadele edildiği gibi, ABD aşırılık yanlılığına karşı ılımlı Müslümanlar ağını daha fazla desteklemeli."
Bugün İslam âlemindeki çekişmenin düşünce savaşı olduğunu ifade eden rapora göre, bu İslam'la Batı arasında bir medeniyetler savaşı değil, Müslümanlar arasında İslam'ın yapısını belirlemek için yapılan bir iç çekişme.
Raporu hazırlayan Angela Rabasa, gayrimüslim Batı'nın Müslümanlar arasındaki çekişmeye müdahale edemeyeceğini, aşırılık yanlısı ideolojiye son veremeyecek yabancı bir taraf olduğunu ve görevi Müslümanların üstlenmesi gerektiğini söylüyor.
ABD ve diğer Batılı ülkelerin de, İslam toplumları içindeki ağlarını güçlendirmek amacıyla ılımlıları desteklemesi gerektiğini belirtiyor. Rapor, ABD'nin Soğuk Savaş sırasında komünizmle mücadele yönteminden ders çıkarabileceğini de ifade ediyor.
O dönem, sendikalar, öğrenci birlikleri ve siyasi partiler yoluyla komünizmle mücadele eden demokratik ağlar ve ideolojik bir güç yapılandırma amaçlı Amerikan çabaları başarı elde etti. Rand Corporation'ın araştırması da, Soğuk Savaş ortamıyla İslam dünyasındaki bugünkü durumu karşılaştırıyor.
Rapora göre, Soğuk Savaş başlarında tehlike, nükleer silaha sahip Sovyetler Birliği liderliğindeki komünizmdi. Bugünse çok sayıda cana mal olan 'terörist' eylemlerle Batı'ya saldıran Cihatçı hareket. Her halükârda siyasetçiler ABD ve müttefiklerinin ideolojik bir çekişmeye girdiğini itiraf ediyor.
Raporda öngörülen "Ilımlı İslam" düşüncesini Müslüman zihinlere giydirmek için yapılması gerekenler, İslam dünyasının özgürleştirilmesi; demokratikleştirilmesi; eğitim-öğretim seviyesinin yükseltilmesi; “insan hakları”nı esas alan devlet sisteminin oluşturulmasıdır.
Kaynak:
www.iyibilgi.com
http://www.hukuki.net/archive/index.php?t-20501.html&s=887d29b3b6aed9ced2293cde417bc2c8
09.04.2007 Dünya Bülteni
|
|
|
|
|
|